Mülakat da Nasıl Davranılır? veya Mülakat Nasıl Yapılır?
Şimdi bu iki soruya yani mülakatta nasıl davranılır? yada mülakat nasıl yapılır? sorularına sizlerden gelen mailler ve yorumlar doğrultusunda cevap vermek istiyorum. Malumunuz belki de o iş konusunda biçilmiş kaftansınız ama mülakatta öyle bir davranıyorsunuz ki işi kaybediyorsunuz. Şimdi bu detaylara bir bakalım ki arzu ettiğiniz işi baştan kaybetmeyin. Mülakatta kendini tanıtmak gerçekten önemlidir. Gerek beden dili gerekse söylediğiniz sözler aslında sizin kart vizitinizdir. Mülakatta nasıl davranılmalı yada mülakatta nasıl konuşulmalı bunlara bir bakalım.
Mülakatta Nasıl Davranılır?
Mülakatta nasıl davranılır? bu sorusuna bir değinmek isterim. İyi ayarlanmış iş görüşmeleri işe alım araçları olsa da , tipik iş görüşmesi adayların gelecekteki iş performansını tahmin etmek için çok fazla doğaçlama yapılmamıştır ve yapılandırılmamıştır . Buna, görüşmecilerin adaylara rastgele sorular sorduğu ve adayların yanıtlarını yorumlamak için önceden tanımlanmış bir algoritma veya puanlama kartı bulunmadığı durumlar da dahildir. Sonuç olarak, çok fazla görüşme zaman kaybıdır. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, bilimsel araştırma adayların çoğunluğunun, izlenim yönetimi, aldatma, mağduriyet ve gösteriş dahil olmak üzere iş görüşmeleri sırasında kasıtlı manipülasyon taktikleriyle meşgul olduklarını göstermektedir. Ve onları kim suçlayabilir? Ne de olsa, bu tür gösterimler gelecekteki iş performansı ile ilgisi olmasa da, yetenek veya potansiyelinizin geçersiz bir işareti olsa bile, mülakatı yapan kişiyi etkilemenizi sağlar. Belki de bu sebepten ötürü – övünme ve övünmenin iş görüşmeleri sırasında çok yaygın olması – işe alım uzmanlarının ve işe alım yöneticilerinin adaylara en büyük zayıflıkları hakkında soru sormayı sevdikleri – ve bu soruyu nasıl cevaplayacakları konusunda herhangi bir cevap yok. Yine de, çok az sayıda mülakatta nasıl davranılır temalı makaleler, izlenim yönetimi ve kandırmaca üzerine yapılan çok sayıda akademik araştırmayı dikkate almaktadır; bu, adayların doğru cevabı seçmelerini ve mesajlarını en etkili şekilde oluşturmaları için şüphesiz kritik öneme sahiptir. Bu amaçla, “en büyük zayıflığınız” sorusuna nasıl cevap vereceğinize karar vermeden önce dikkat etmeniz gereken birkaç nokta vardır:
İlgili Makaleler
Mülakatta Nasıl Konuşulmalı
1. Şaşırmış gibi davranın: Yanıtınızın kalitesi ne olursa olsun, prova gibi görünmüyorsa daha güçlü olacaktır. Kaçınılmaz olarak, bu biraz harekete geçmeyi gerektiriyor, çünkü muhtemelen yetkili kişinin size ne soracağını az çok tahmin edip o soruyu bekliyorsunuz. Ancak, siz ne kadar çok bilgiç gözükürseniz karşı taraf kendisini yetersiz hissedebilir, sizin hakkınızda ön yargıya düşebilir. Bu durumda size yöneltilen sorular daha zorlayıcı olabilir. Soruyu bilin ama hazır basma kalıp cevaplar vermeyin. İlk defa duyuyormuş gibi yaklaşın. Bu durum mülakatta nasıl konuşulur noktasında önemlidir. Buna paralel olarak araştırmalar hem sözel hem de sözel olmayan iletişimin önemini göstermektedir. Bu nedenle, yerinde düşündüğünüzü – veya daha da iyisi, yerinde olduğunuzu – ve en büyük zayıf yönlerinizi içtenlikle bildirmek zorunda kaldığınızı – söyleyebilme yeteneğiniz, görüşmeci üzerinde daha iyi bir etki yaratabilir. Aynı nedenden ötürü, ortak klişelerden uzak durmalısınız.
Mülakatta Kendini Tanıtmak
2. Yaygın klişelerden kaçının: Mülakatta kendini tanıtmak noktasında “En büyük zayıflığınız nedir” sorusunu yanıtlamak için popüler önerilerin çoğunun açıkça bir mantığı var. Örneğin, “Çok fazla mükemmeliyetçiyim” ve “Çok özelim”, olumlu ve aranan özellikleri (mükemmeliyetçilik ve öz-farkındalık) kusur olarak maskeleme girişimlerini temsil eder. Burada arzu edilen etki – sahte alçakgönüllülük işe yaradığını varsayarsak – kusurlarınızı etkileyici gibi göstermesini sağlamaktır, çünkü bu durum erdemlerimiz kadar yaygın değildir. Öte yandan, “bencil insanlar için çok az hoşgörüm var” ya da “Kişisel çıkarlarımla ya da değerlerimle uyumlu olmayan projeler üzerinde çalışmaktan hoşlanmıyorum” gibi cevaplar biraz daha riskli ve sizi zora sokar. ( Dünyadaki kişilerin çoğunluğu (görüşmeci dahil) aynı şekilde hissediyorlar. Öyleyse, “Çok dürüstüm” veya “Başkalarına çok fazla değer veriyorum” gibi aşırı dürüstlük yapmak, dürüst olmama veya gerçek soruyu anlama yetersizliğine işaret eden en kötü cevap kategorisinden de uzak durmak da gereklidir. Her halükarda, orijinal olmanın dürüst ve öz eleştirel görünmek kadar önemli olduğunu varsaymak güvenlidir ve genel klişeleri geri dönüştürmüyorsanız bunu başarmanın daha muhtemel olduğunu düşünebilirsiniz.
Mülakat Nasıl Yapılır
3. Acımasızca dürüst olmaktan kaçının: Mülakat nasıl yapılır diye düşündüğümüzde Kişisel farkındalığınız olmasa da, yetkiliye tam olarak en büyük zayıf yönleriniz hakkında ne düşündüğünüzü söylemenin birkaç yolu vardır – ve her durumda, görüşmecilerin bulmak istediği şey sordukları sonun cevabını bulmak değildir. Aksine, ideal olarak bir noktaya kadar kişisel farkındalıklarınızın, güvenilir mi yoksa sahte bir alçakgönüllülük mü gösteriyorsunuz bunu değerlendirmek istiyorlar. Sizin gibi mülakat yapanlar varsa, isteyecekleri en son şey, onlara acımasız bir hata kataloğu sunarak “kendinizi asmanız” olduğunu unutmayın. Bu hataları son randevunuz olmasını istemediğiniz zaman, ilk randevuda yapmayacağınız şeyleri peki neden bir iş görüşmesinde yaparsınız? Bunu yapana kadar “Zayıf noktalarım yok” demek çok daha iyidir gerçi buda ( korkunç bir cevap), gerçek zayıflıkların gerçek listesinin üzerinden geçmek yerine, insanların sadece kendileriyle dürüst olmaları durumunda değil, aynı zamanda görüşmecilerin de samimi olmaları beklenir. Mesela patronlarımdan hoşlanmam; İşe hiç bu kadar ilgi duymadım; Meslektaşlarımın çoğundan hoşlanmıyorum; Asgari çabayla işleri yapmanın bir yolu varsa, genellikle yapacağım; Ben sabah insanı (ya da akşam insanı değilim); Toplantılar sırasında genellikle huysuz olurum; Otorite ile baş edemiyorum; Genelde işi bir yük olarak görüyorum ve engelleyebilseydim yapmazdım. Ve eğer bu ifadelerin ortalama bir insanın işi, menajeri veya kariyeri hakkında gerçekten ne düşündüğü hakkında sembolik olmadığını düşünüyorsanız, öğrenmek için “patronum”, “işim” veya “kariyerim” kelimelerini google üzerinden bir aratın. Anlamlarına tekrardan bir bakın. Elbette insanları sevmedikleri işlerde veya kariyerlerinde oldukları için suçlamamalıyız. Lakin bunları söylemek bir samimiyet göstergesi değildir. Mülakat nasıl yapılır kısmı için samimiyet çizginizi doğru ayarlamanız gerekmektedir.
Mülakatta Nasıl Davranılır?
4. Gerçekten söylemeniz gerekenler: Mülakatta nasıl davranılır noktası önemlidir. Öncelikle, muhtemelen görüşme yapan kişilerin halihazırda zayıf olarak tanımladığı şeyleri vurgulamak için bonus puanlar alırsınız. Ve güçlü bir aday olsanız bile, neredeyse öz geçmişiniz de bazı boşluklar veya kusurlar görmüş olacaklar. Bu neden akıllıca bir strateji? Çünkü bu, kişisel farkındalığı – başkalarının sizi nasıl gördüğünü bilme yeteneği (evet, kişisel farkındalık gerçekten başka farkındalıklar dan ibarettir) – ve görüşmecilere muhtemelen eksik olmadıklarının bariz zayıflıklarının bulunmadığına dair güvence verdiğiniz içindir. Ayrıca, yetkili kusurlarınızı tahmin etmek veya tanımlamak ve size itiraf ettirmek için katil bir soru sormak dan dolayı kendisini iyi hissedecektir. Temelde, bu strateji sizi düşündüklerinizin ötesine indirgemeden sizin iyi görünmenizi ve kendilerinizi iyi hissetmelerinizi sağlar. Başarılı bir şekilde sizi güçlendirir çünkü bunun hakkında artık dürüstsünüzdür. Bunun aksine, zayıf yönleriniz olarak algıladıklarından bahsetmemek, onları gizlemeye çalıştığınızdan (bu sahtekârlığa eşittir) veya kendi farkındalığınızdan yoksun olduğunuzdan şüphelenmenize neden olacaktır. Onay ve ön yargı olarak araştırmalar gösteriyor ki, insanlar genellikle ön yargılarını destekleyen olaylara katılmakla ilgileniyorlar, bu yüzden yetkiliye istediğini vermelisiniz. Tıpkı diğer tüm insanlar gibi, çoğu görüşmeci de inanç ve kavram yanılgılarını korumaya, gerçekleri doğru bir şekilde yargılamaktan daha güçlü bir ihtiyaç duymaktadır. İkinci olarak, bu örneği karakterinizin ve tarzınızın ayırt edici öğelerini vurgulamak için kullanın. Kişiliğinizin temel bileşenlerini belirlerken, kaçınılmaz olarak, tüm doğal güçlerinizin diğer bağlamlardaki zayıflıklar olabileceğini göreceksiniz. Örneğin, dışlanmış olmak yerine içe dönükseniz, yeni tanıdıklar ile bağlantı kurmaya doğal olarak bağlı olmadığınız ya da oldukça sosyal veya “dışlanmış” ortamların size sorun gibi görünebileceği açıktır. Aynı şekilde, bu tür ortamlarda iyi çalışan dışlanmış insanlar, tek başlarına çalışırken konsantre olmayı ya da ayrıntılara dikkat etmeyi zor bulacaklardır. Aynısı, herhangi bir kişilik özelliği için de geçerlidir; bu nedenle, görüşme yapanlara, sevmediğiniz şeyleri işaret ederek veya doğal olarak güçlü yanlarınızın daha fazla bir sorumluluğun olduğu yerleri işaret ederek doğal olarak neye benzediğinizi söyleyebilirsiniz. Bu sadece doğru kişisel bilgileri ortaya koymakla kalmayacak, aynı zamanda yeteneklerinizi nasıl en iyi şekilde yetkili kişiye anlatmış olacaksınız. Sonuç olarak, hangi zayıflığı rapor ederseniz edin, onu nasıl hafifletmeyi planladığınızı açıklayın – veya daha da iyisi, onu tamamen nasıl ortadan kaldıracağınızı söyleyin. Hepimizin kusurları ve sınırlamaları var, ancak gerçek potansiyelimizi belirleyen onları kontrol altında tutma yeteneğimiz.
Bu makalemde de mülakatta nasıl davranılır ve mülakat nasıl yapılır sorulara cevap vermeye çalıştım. Lütfen yorumlar kısmında mülakatta başınıza gelenleri yazarsanız diğer okucularımız da bundan faydalanmış olur.
Sevgilerle.
evet ya kişisel gelişim uygulamanız süper fatih bey.
Fatih hocam süpersiniz. Kişisel Gelişim Uygulamanızı da indirdim. Sizi oradan da takip ediyorum.